27 Aralık 2012 Perşembe

Ada Balıkesirde'yken

Çok eğlendik. Gezdik, tozduk...
Ada, krallar gibi ağırlandı. Zaten o olduktan sonra pabucum dama atıldı. Herkes onu sorar oldu. Onu görmeye geldiler. Olsun torunları ya canım, kıskanmıyorum. Herkesin yeri ayrı.
Bizi de anneannemiz, dedemiz krallar gibi ağırlardı. Artık büyüyünce kardeşimle dalga geçer olmuştuk. Ne zaman anneannemlere gitsek, anneannemle dedem "Gazoz içecek misiniz, bisküvi yiyecek misiniz?" diye on kere sorarlardı. Ne güzeldi o günler. Olsalar da yine sorsalar.   
Gelelim Balıkesir fotoğraflarımıza... Bilenler bilir, Balıkesir'de Kurtdereli Mehmet Pehlivan'ın heykeli var. Devasa bir şey. O kadar büyük ki kardeşim küçükken onu "Allah" sanırdı. Artık siz hayal edin. Tabii ki burada çocukken boyutlarınızın minik olmasının da payı var. Siz yanında ufacık kalınca doğal olarak diğeri devasa bir şeymiş gibi algılanıyor.  İşte Ada, Kurtdereli Mehmet Pehlivan'ın heykelini görünce "Koca adam nereye çıkmış!" dedi hayretle. Biz de annemle birbirimize bakıp çok güldük. Sonra da "Elini tutabilir miyim?" dedi. Ben de "Olmaz yavrum, o çok büyük ona yetişemeyiz." dedim. 


Fotoğraftan Ada'nın hayretini ve yanında ne kadar minik kaldığını hayal edebilirsiniz değil mi?



Ali Hikmet Paşa Meydanı'nda güvercinleri kovaladı.




Yumurcak seni...




Arkadan, ponponlu Ada...




Vazgeçilmezleri, kalemleri...



Aneannesinin ördüğü ve yolda bizi durdurup "Nerden aldınız?" diye sordukları kardanadamlı beresi...


Bu da gezmeye gitmeye hazırlanan Ada, yandaki de daha sonra girmek isteyeceği torba...
Ayaklarında da benim doğumgünümde annemin, babamın ve kardeşimin Ada'ya aldığı hediye... Bir de "Senin doğumgünündü ama biz Ada'ya hediye aldık" demezler mi. Boşuna demiyorum pabucum dama atıldı diye. Doğumgünümde bile hediyeleri o kapıyor. Fıstık... Tatlı bir hatıra olarak kaldı, bu söyledikleri. Bana da çok lezzetli, birbirinden güzel poğaçalar, kurabiyeler, sarmalar yapıp koliye koymuşlar. Tam bana göndereceklermiş, ben "Biz Balıkesir'e geliyoruz." demişim. İyi oldu, hepsini beraber yemiş olduk. Hem de bu dediklerimi komşularıyla beraber yapmış annem. Çok tatlı komşuları var. Hep böyle birbirlerinin çocuklarına koli yapıp gönderiyorlar. Gurbetteki çocuklarını sevindiriyorlar. Ne güzel değil mi?



Kendini sadece bir kez, onda da babama taşıttığını sanmayın. Annem de taşıdı, Ada'yı bütün evi turladılar böyle. Torbalar da sağlam çıktı. Yırtılmadılar.


Bunlar da Çamlıcanın üç gülü...
Aslında Bir gülümüz daha var. Aytaç... Kız kardeşim ama o karşı koltukta babamla oturuyordu. Yani şöyle söylemek daha doğru olur. Bir süreliğine orada konaklıyordu. Kardeşim kedilerden korkuyor. Sultan da bir o kadar onu çok seviyor. Yolunu gözlüyor resmen. Bazı günler bütün gün uyudu Aytaç işten gelinceye kadar. O geldiğinde de çok sevinip hoşgeldin diye üstüne atladı. Aytaç da garibim, Ada ürkmesin diye halay çekiyor numarası yaptı. Oturduğu yerde en fazla yarım saat kalabildi. Sultan, üstüne doğru koştuğunda o da sıçrayıp ayağa kalktı. Ada "Neden kalktın, Aytaç" diye soruyordu. Aytaç da "Halay çekiyorum, Adacım." diyordu. Büyük sabır gösterdi Sultan'a   ama bize çaktırmamaya çalıştı. 
Aslında anılarımız saymakla bitmez. Bunlardan başka da bir çok güzel şey yaşadık. Uzun zamandır görmediğim ama hasretle görmek istediğim eski komşularımı gördüm. Akrabalarımı gördüm. Ben onlarla güldüm onlar Ada'ya güldü.
Ada benim yengelerimi çok sevdi. Yengelerim her geldiklerinde Ada'ya sürpriz getirdikleri için daha onları gördüğü gibi "Bana ne sürpriz yapıcaklar?" diye sormaya başladı.
Daha buraya canınız çeker diye yazmadığım annemin nefis, müthiş  yemeklerinden, hamur işlerinden ve tatlılarından yedim. Yukarıdaki fotoğrafta biraz topiş görünmem ondandır. Bir de babam ekmek kadayıfı aldı geldi. Onu da yedik kaymaklı kaymaklı... Hımmm, canınız çekmesin...

2 yorum:

  1. Ayyy hiç bilgisayardan görmemiştim Kurtderelinin fotoğrafını, nasıl garibime gitti, sanki akrabamız:) öyle hissediyorum yani...
    Bu arada bere'ye tam puan veriyorum ablama iletirsin. Nasıl yapmış yaa, hem de zavallım o gözlerle...
    NOT: Bizde şimdi aynen senin format yiyoruz evde, şiştim patlayacağım...

    YanıtlaSil
  2. :)) ay Ayda Ablacım güldürüyosun benii:)) bence de akrabamız gibi çok benimsemişiz, kafamıza kazınmış:) anneme iletirim. çok el işi yapmak istiyo ama frenliyo kendini... bir de afiyet olsun ablacım. her zaman olmuyo öyle lezzetli şeyler, keyfini çıkarın:)

    YanıtlaSil