30 Kasım 2012 Cuma

Sumo Güreşçisinin Evladı

Nereden nereye...
Çok değil iki yıl geçti Ada aramıza katılalı ama geldi geleli o kadar değişti ki anlatamam. Şimdi en başa dönücem galiba aslında başka bir şey anlatacaktım ama olsun değinmeden edemeyeceğim. Doğduğunda benim gibi koyu renkti saçları. Hem de kopkoyu ben de şaşırmıştım. Eşim sarışın, kendimi iyice şartlamışım herhalde, onun çocuğu şarışın olur diye. Sonra bir süre kızıl oldu. Bu aralar da yazın güneşte ve denizde açıldığı için sarı saçları. Çok açık sarı değil ama yine de sarışın oldu fıstık. Büyüyünce yine koyulaşır diye tahmin ediyorum. Hayırlısı ne renk olursa olsun. Sağlıklı olsun da, bizimki de herkesin çocuğu da. İşte bakın "sumo güreşçisinin evladı" diye seviyordum ben onu...

Haftasonu


Size Ada'nın güzel bir pozuyla "iyi haftasonları" dilemek istedim.





29 Kasım 2012 Perşembe

Merhaba

Biraz geciktim değil mi? Özlediniz mi beni:) Ben özledim sizi. Yazamadım diye dert yaptım içimde. Ama sanırım bu da hayatın bir gerçeği her zaman aynı sıklıkta yazılmıyor. Evle ilgili bazı aksilikler oldu. Bir sabah uyandığimızda Ada'nın odası su içindeydi. Halısı falan sırılsıklamdı. Odasındaki kalorifer su akıtmış. O işlerle uğraştım. Bir de soğuk algınlığı geçirdim. Şimdi de Ada'nın burnu akıyor ama çok komik. Hapşurduktan sonra silmek için biraz geç kalsam, yani bu geç kalış saniyelere ölçülür, şapur şupur yalanma sesleri geliyor. "Kızım bana söyle, ben silerim." diyorum ama bu sefer de hem beni arıyor hem de yalıyor. Ben de çok gülüyorum.
Cumartesi günü Ada'yı rutin doktor kontrolüne götürdük. Binbir güçlükle muayene ettirdik. Bırakın doktorun odasını, apartmanını, sokağını tanıyor. Sokağı görünce "Ama ben doktora gitmiycem kiii" dedi. Neyseki aşı zamanı değildi de doktoruyla ilişkisi biraz düzeldi. Doktor Hanım gönlünü almak için çok çaba sarf etti.



Sonra da Sultan'ı veterinere götürdük. Ada çok şaşırdı. Bizim 
doktora gittiğimizi görmediği için sanırım sadece kendisinin 
doktora gittiğini sanıyordu. Sultan'ın da aynı şeyleri yaşadığını görünce yalnız olmadığını anladı. Sultan'a da hemen hemen aynı işlemler yapıldı. Onun da ağzına ve kulaklarına bakıldı. Bir de Sultan'ın aşı zamanı olduğu için ona aşı yapıldı. Sultan'a aşı yapılırken biraz korktu çünkü veterinerin kendisine de aşı yapabileceğini düşündü. Neyseki ben yatıştırdım. Şimdi herkese dili döndüğünce bunları anlatmaya çalışıyor. Önce kendi doktor macerasını anlatıyor sonra da Sultan'ınkini. 

26 Kasım 2012 Pazartesi

ya da

...ya da budur mutluluk...
Aynı anda iki dondurma yemek, kendinden geçmişcesine...





Sonra ikisini de babaya uzatmak yüzünde bir gülümsemeyle...





... or happiness is something like that...
eating two icecream at the same time and then giving them to dad with pleasure...

Mutluluk

Mutluluk bu olsa gerek...
Evin içinde arabayla gezmek, davul çalmak...


Maybe happiness is something like that...
Driving car and playing drum in the house...

25 Kasım 2012 Pazar

Sevgi Yumakları

Sevgi yumağı mı desem, topağı mı desem; ne desem, ne desem...

Çoğu zaman böyleler. Sultan ilk başlarda daha çok kaçıyordu. Şimdi artık pek kaçmıyor. O da Ada'ya alıştı biraz.



Ada laftan anlamıyor, yüzünü bile sürüyor Sultan'a.  Sultan'ın aşılarını yaptırıyoruz ama yine de yapmasa daha iyi tabii ki. İkisi de birbirini kıskanıyor. Ben Ada'yı kucağıma aldığımda mutlaka Sultan da geliyor. Ada 'da bazen biz kızıncaya kadar Sultan'ı bırakmıyor. O da o şekilde ilgi çekmeye çalışıyor. 
Haydi hayırlısı bakalım. İşim zor gerçekten ikisi yalnız kalırsa aklım onlarda kalıyor, hayvana bir şey olmasın diye. Gerçi kendini koruyabiliyor ama yine de belli olmaz, çocuk bu. İnşallah ikisini de sağ sağlim büyütürüm yarabbi:) Komik değil mi:) İki çocuklu gibi oldum:) hah hah haa:)

Ada and his little cat Sultan:) they are lovely friends. 

Kahramanım Benim


Bakın bu benim kahramanım. 


Çamaşırları yıkadıktan sonra mutfak önlüğünü sırtına geçirdi ve bağlamamı istedi. "Anne bak kahraman oldum." dedi. Bunları biz öğretmiyoruz. Kendi kendine, televizyondan kahramanların pelerin taktığını öğrenmiş.


She is my hero. She tied something and said "Look at me, mum. I am a hero." She learn something from television.